Sürdürülebilir Gelecek İçin!

Dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan koronavirüs kapsamında oluşan hijyen hassasiyetiyle su tüketimi de artış gösterdi. Su ve enerji kaynaklarının hayatımızdaki değerinin daha fazla hissedildiği bu dönemde dünya kaynaklarının verimli ve tasarruflu kullanılması konusu da daha önemli hale geldi. Her yıl Haziran ayında kutlanan Dünya Çevre Günü ile Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek, daha fazla insana temiz su sağlamayı ve ekolojik ayak izini azaltmayı hedefleyen Wilo’nun Sürdürülebilirlik Stratejisi çerçevesinde yürüttüğü çalışmalara dikkat çekti. Wilo’nun yüksek verimli pompaları sayesinde CO2 emisyonlarının 50 milyon ton azaltıldığını ve yılda 1.8 TWh enerji tasarrufu sağlandığını vurgulayan Ürek, ayrıca dünya çapında 100 milyon insanın temiz suya daha iyi şartlarda erişmesine katkı sağladıklarını belirtti. “Wilo Enerji Çözümleri” projesi kapsamında 2019 yılında 10 bin enerji çözümü projesini hayata geçiren marka, yüzde yüze yakın geri dönüşüm oranına sahip pompalarıyla da dikkat çekiyor.

İleri teknolojisi ile dünya kaynaklarını korumaya katkıda bulunan yeni nesil ürün ve çözümler geliştiren pompa üreticisi Wilo, geliştirdiği Sürdürülebilirlik Stratejisi ile insana ve doğaya verdiği önemi bir kez daha ortaya koyuyor. Su, enerji ve emisyonlar, materyal ve atık, çalışanlar ve şirket şeklinde sınıflandırılan dört temel stratejik eylem başlığı altında 17 stratejik amaç belirlenen Wilo Sürdürülebilirlik Stratejisi ile insanların temiz suya ulaşması, CO2 emisyonlarının ve hammadde tüketimlerinin azaltılması, Wilo çalışanlarının ve toplumun sorumluluk bilincinin artırılması gibi pek çok önemli adım atılması hedefleniyor. Bugüne kadar söz konusu hedeflere ulaşmak adına önemli çalışmalara imza atan ve güzel sonuçlar elde eden Wilo, enerji kaynaklarının akıllı ve verimli kullanıldığı bir dünya için akıllı çözümler sunmaya devam ediyor. Dünya Çevre Günü ile Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü kapsamında doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasına dikkat çeken Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek, bu konunun dünyanın en önemli gündem maddelerinin başında geldiğini hatırlattı.

“CO2 emisyonlarını 50 milyon ton azaltıyoruz”

İklim değişikliği giderek daha belirgin ve somut hale gelirken sera gazlarının azaltılmasının büyük önem taşıdığını aktaran Mehmet Ürek, “2019’un Aralık ayında yayımlanan sürdürülebilirlik raporumuzun sonuçlarına göre Wilo olarak enerji verimliliği sağlayan ürünlerimizle CO2 emisyonlarının 50 milyon ton düşmesini sağlıyor ve bu alana önemli bir katkı yapıyoruz. Yüksek verimli pompalarımız sayesinde gerçekleşen enerji tasarrufu ise yıllık 1.8 TWh olarak hesaplanıyor ve bu tasarruf miktarı her iki yılda bir orta büyüklükteki bir kömür santralini kapatmakla eşdeğer olarak ölçülüyor” dedi.

“2019 yılında 10 bin enerji çözümü projesi gerçekleştirdik”

Enerji verimliliği konusunda uzun yıllardır çalışmalar yürüttüklerini belirten Mehmet Ürek, bu doğrultuda da dünya genelinde kullanımda olan eski ve kontrolsüz pompaların modern ve yüksek verimli pompalarla değişimini içeren “Wilo Enerji Çözümleri” adlı projeyi hayata geçirdiklerini anlattı. Bu proje sayesinde küresel CO2 emisyonlarının sürdürülebilir bir şekilde azaltılabildiğini ifade eden Ürek, “Sürdürülebilirlik ve kaynakların verimli kullanılması konusunda Wilo olarak sorumluluk duyuyor ve her türlü kullanımda optimum enerji verimliliği sağlayan çevre dostu çözümlerimizle katkı sağlıyoruz. Bu kapsamda kamusal, ticari ve endüstriyel binalar ve sistemlerde 2019 yılında dünya çapında 10 bin enerji çözümü projesi gerçekleştirdik” diye konuştu.

“100 milyon insanın temiz suya daha iyi şartlarda erişmesini sağlıyoruz”

İçinden geçtiğimiz küresel salgın gibi hijyen önlemlerinin arttığı dönemlerde suyun verimli ve tasarruflu kullanımının daha da büyük önem taşıdığını vurgulayan Ürek, Dünya Sağlık Örgütü’nün Raporu’na göre yaklaşık 159 milyon insanın içme suyunu su birikintileri ile yüzey sularından topladığını, Birleşmiş Milletler Dünya Su Gelişme Raporu’na göre ise 2 milyar insanın temiz suya erişme noktasında sıkıntı yaşadığını aktardı. Wilo’nun dünya kaynaklarına sahip çıkmayı ve ileri teknolojisini bu yönde kullanarak toplumların refahına katkı sağlamayı misyon edinmiş bir marka olduğunu belirten Ürek, “Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da her zaman hayatın temeli olan suyun ve enerji kaynaklarının korunması konusunda yüksek sorumluluk duyarak suya ve geleceğe yön verme hedefimizle yolumuza devam edeceğiz. Bu kapsamda Wilo’nun ofis ve fabrikalarındaki içme suyu tüketimini yüzde 20 azaltıyoruz. Dünya genelinde 100 milyon insanın temiz suya daha iyi şartlarda erişmesini sağlıyoruz. Elektrik şebekesine bağlı olmayan kurak bölgelerde kendi kendine yetebilen ve su tedariği sağlayan güneş enerjili sondaj pompalarımız ve kaynak verimliliğinde öncü yapay zekalı pompalarımız başta olmak üzere yüksek teknolojiye sahip tüm inovatif ürünlerimizle her geçen gün daha fazla insanın temiz suya daha kolay erişimini sağlayacağız” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Yüzde 100 geri dönüşümlü çevreci pompalar

Wilo’nun uzun vadeli stratejilerini belirlerken önümüzdeki yıllarda tüm insanların hayatını derinden etkileyecek altı küresel mega trend tanımladığını bildiren Ürek, “Globalleşme, akıllı şehirler, enerji sorunu, iklim değişikliği, kuraklık ve dijital dönüşüm olarak belirlediğimiz bu mega trendler ışığında yol alarak, yüksek verimli teknolojilerimizle küresel sorunların çözümüne sürdürülebilir katma değer sağlamak için çalışıyoruz” dedi. Sürdürülebilirlik stratejileri doğrultusunda dünya kaynaklarını mümkün olan en yüksek oranda korumak için bileşenlerin ve materyallerin yeniden kullanım oranını sürekli artırdıklarını vurgulayan Ürek, “Her yıl 30 bin bileşeni ve ürünü yeniden dönüştürüyor, ürünlerimizde materyal tüketimini yılda 12 ton azaltıyor ve ürün paketlemede yüzde 100 yeniden kullanılabilir, çevre dostu ambalajlar tercih ediyoruz. Bu kapsamda Wilo ofis ve fabrikalarında da geri dönüşüm oranını yüzde 90 artıyoruz. Tüm bu çalışmalarımız sonucunda da hammaddelerin tüketimini 250 ton azaltıyoruz. Dortmund fabrikamızda bulunan analiz, onarım ve geri dönüşüm merkezimizde hem yeni tasarlanıp üretilen hem de eski ürünlerin tekrar kullanılabilirlik açısından analizlerini yapıyoruz. Buna göre bir Wilo pompası için geri dönüşüm oranının yaklaşık olarak yüzde 100 olduğunu görüyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Wilo Hakkında

Pompa sistemleri sektörünün öncü markası Wilo, binalarda, endüstride ve altyapı uygulamalarında bulunan ısıtma, soğutma, havalandırma sistemlerinin yanı sıra su temini ve atık su uygulamalarında da kullanılıyor. Temelleri 1872 yılına dayanan Almanya-Dortmund merkezli Wilo, 1928’de dünyanın ilk sirkülasyon pompasını üreterek yerelden global oyunculuğa adım attı. Yaklaşık 150 yıldır pompa ve pompa sistemleri sunan marka, bugün 10 bine yakın ürün gamı ile enerji kaynaklarının akıllı ve verimli kullanıldığı bir dünya için çözümler sunuyor. 70’in üzerinde ülkede üretim ve dağıtım şirketi, 16 üretim tesisi ve 7 bin 800 çalışanı ile yaklaşık 1,5 milyar Euro ciroya sahip olan Wilo; insanlar, ürünler, hizmetler, fabrikalar ve makineler arasında akıllı ağ bağlantıları oluşturarak akıllı çözümleri hayata geçirmek için dijitalleşmeden etkin şekilde yararlanıyor. Wilo’nun dijitalleşme stratejilerinin en belirgin örnekleri arasında Almanya’nın Dortmund şehrindeki merkezini ‘Akıllı Fabrika’ kimliği ile yeniden şekillendirmesi yer alıyor. 300 milyon Euro’luk yatırımla dijital bir üretim tesisi olarak hayata geçirilen ve 2020’de faaliyete geçmesi planlanan Dortmund fabrikası, Wilo tarihindeki en büyük yatırım olarak dikkat çekiyor. Tarihinde pek çok parlak kilometre taşı bulunan Wilo, dünyanın ilk akıllı pompası olan Stratos MAXO’yu geliştirerek dijitalleşme alanında bir ‘ilk’e daha imza attı. Ürünlerin ötesinde sunduğu çözümler, süreçler ve iş modellerinde de dijitalleşen Wilo, teknoloji odaklı bir şirket olarak Endüstri 5.0 ekonomisine hazırlanıyor. Uzun vadeli stratejisinin bir parçası olarak önümüzdeki yıllarda dünyaya hızla yön verecek altı küresel mega trend tanımlayan Wilo; globalleşme, akıllı şehirler, enerji sorunu, iklim değişikliği, kuraklık ve dijital dönüşüm olarak belirlediği mega trendlere karşı nasıl bir çözüm geliştirebileceği üzerinde çalışmalar yapıyor. Suya ve geleceğe yön verme hedefi doğrultusunda yol alan Wilo’nun, yüksek teknolojisi ve köklü geçmişiyle değer kattığı ülkelerin başında Türkiye geliyor. Pazara girdiği 1992 yılından sonra hızlı bir şekilde büyüyen Wilo’nun Türkiye operasyonu, 1997’de markanın dünyadaki malzeme temin merkezlerinden biri olarak tescil edildi. Her yıl başarı grafiğini yükselten Wilo Türkiye, 35 bayisi, 90’a yakın merkez çalışanı ve ürün gamı özelinde uzmanlaşmış servis kadrosu ile Türkiye çapında yaklaşık 1000 kişilik bir ekip olarak hizmet veriyor. Wilo Türkiye, sektörün Avrupa’daki LEED Gold Sertifikası’na sahip ilk yeşil binasında faaliyet gösteriyor.

- Reklam -

Cevap ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz