Ece Aytulun: Yazmak benim için artık tamamen bir tutku…

Sevgili Ece Aytulun değerli vaktini bize ayırdığın için öncelikle teşekkür ederiz.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

29 yaşındayım. İstanbul’da yaşıyorum. Kurumsal bir şirkette oyuncu koordinatörü olarak çalışıyorum. Ailenin tek çocuğuyum. Çalışan bir ailem olduğu için çocukluk dönemim çoğu zaman anneannem ve dedemin yanında geçti. Bilgisayardan uzak, sokaklarda arkadaşlarımla oyun oynayarak büyüdüm. Bu yüzden kendimi hep çok şanslı görüyorum. Dışa dönüklüğüm, sosyalliğim hepsi bana o zamanların mirası. Disiplinli ve biraz da mükemmeliyetçi bir yanım var. Kova burcu olduğum için de özgürlüğüme her alanda düşkünüm biriyim. Yazmak bu yüzden hayatımın en önemli parçası oldu. Yazarken özgürce nefes aldığımı hissediyorum.

Yazmaya nasıl başladınız? Baba ben fenomen oluyorum kitabı nasıl ortaya çıktı?

Çocukluğumdan beri iyi bir okur olduğumu düşünüyorum. Yazarların iç dünyalarını okumak ve romanları aracılığıyla onlarla tanışıp, vakit geçirmek benim için hep çok keyifli bir yolculuk oldu. Yazmak ise benim için artık tamamen bir tutkuya dönüştü. Yıllardır medya sektörünün farklı alanlarında çalışıyorum. Metin yazarlığı, reklam satış, prodüksiyon derken her köşesini az çok gördüm. Bu süreçte hem oyuncuların hem de fenomenlerin hayatını yakından gözlemleme şansım oldu ve onların dünyalarını anlatan romantik komedi türünde bir hikayeyi kurgulamaya başladım. Daha önce öykü bile yazmamış biri olarak roman yazmaya başlamak için cesaret bulamıyordum. Bilgisayarın karşısına geçip romanın o ilk, can alıcı cümlesini düşünüp tek bir kelime bile yazamadan saatler geçip gidiyordu. Yazma isteği vardı ama içimdeki kıvılcımın bir şekilde beni harekete geçirmesi gerekiyordu. Gün geçtikçe kafamdaki hikaye tamamlandı ve karakterler gözümün önünden ayrılmamaya başladı. Sanki benimle birlikte uyanıp, uyuyorlardı. Her an yanımdaydılar. Sonra sohbet arasında arkadaşlarıma, hikayemin bölümlerinden bahsetmeye karar verdim. Gelen tepkiler çok hoşuma gitti. Karşımdakini anlattıklarımla güldürdüğümü görünce o kıvılcımı yakaladığımı düşündüm ve kendimde yazma cesareti buldum. Baştan sona bir roman nasıl kurgulanır? Nelere dikkat etmem gerekiyor? Ya da şu an doğru yolda mı ilerliyorum? Bu sorularıma cevap bulmak için Boğaziçi Üniversiteden yaratıcı yazarlık dersleri almaya başladım. Yazdıklarımı beni hiç tanımayan bir grup edebiyat severin karşısında okuyacağımı bilmek beni hem heyecanlandırdı hem de çok tedirgin etti. Hatırlıyorum, ilk derse giderken resmen ayaklarım geri geri gidiyordu. Ya beğenmezlerse? Yine de denemeye değer dedim ve karşılarına geçip yazdıklarımı okumaya başladım. Ben okudukça sınıftan gülme sesleri geldi. Ders aralarında karakterlerle ilgili sorular da almaya başlayınca “tamam doğru yoldasın Ece!” dedim. Yazdıklarım bir başkasında merak uyandırmıştı ve bu müthiş bir duyguydu. İşte ikinci kıvılcım böyle alevlendi ve artık kimse beni bu duygudan uzaklaştıramazdı. Sayfalar ilerledikçe, romanın kapağını düşledim. Raftaki yerini görmeye başladım. Basılıp basılmayacağını bilmeden hayal kurmaya ve yazmaya her gün devam ettim. Çünkü artık hem hikayeme hem de kendime inanmıştım.

Baba ben fenomen oluyorum kitabını okumayanlar için biraz bilgi verir misiniz?

Sosyal medyada fenomen olmaya çalışan baş karakterimiz Selin Mermer’in başından geçen maceraları anlatıyor. Selin’in iç dünyasına tanık oluyoruz. Karakterin yaşadığı iç çatışmalarla sürüp giden samimi, günümüzden bir hikaye. Popüler kültürün dayatmaları ve bunun gençler üzerindeki etkilerini romantik komedi türünde kaleme aldım. Romanın adından da anlaşılacağı gibi kuşak farkını da ortaya çıkaran bir roman. Karakterlerin oluşum sürecini ve hikayeleri çok eğlenerek yazdım. Dilerim Selin’in hikayesi okuyucuların da yüzünü gülümsetir.

Örnek aldığınız bir yazar var mı?

Romantik komedi türünde yazdığım için kendime örnek aldığım yazar Gülse Birsel. Ama yazdığım tür dışında daha farklı tarzlarda roman, öykü ve kişisel gelişim kitapları okuyorum. Genelde elim ilk olarak psikolojik romanlara gidiyor. Favori kitaplarım John Fowles Koleksiyoncu, Mark Haddon Süper iyi günler, Irvin D. Yalom Nietzsche Ağladığında, Sylvia Plath Sırça Fanus, José Saramago Körlük. İleride bu tarzda da denemeler yapmak çok istiyorum.

Samimiyet benim için hayatta olduğu kadar yazı dilinde de önemli bir yer tutuyor. Yazı dili yalın, samimi hani “bizden” hissettiren yazarlar hep başucumdaki yerlerini alıyorlar. Haruki Murakami, Tom Robbins, Aziz Nesin, Zülfü Livaneli, Kürşat Başar, Murat Gülsoy, Ayfer Tunç, Doğan Cüceloğlu, Sunay Akın…

Çocukken okuduğum ve şimdi hala sayfalarını karıştırırken beni iyi hissettiren kitaplarım var. José Mauro de Vasconcelos Şeker Portakalı, Jostein Gaarder Sofie’nin Dünyası, Richard Bach Martı, Halit Hüseyni Uçurtma Avcısı, William Golding Sineklerin Tanrısı, Antoine de Saint-Exupéry Küçük Prens…

Özdemir Asaf, Cemal Süreya, Attila İlhan, Orhan Veli Kanık, Nazım Hikmet, Murathan Mungan’ın dizeleri de benim romantik yanımı ortaya çıkaran hayran olduğum şairler.

Yazmak sizin için hayat boyu süren bir serüven mi yoksa? Yoksa geçici heves mi?

Hayal dünyamın kapılarını önce kendime sonra da okuyuculara aralıktan sonra yazmak benim için asla vazgeçemeyeceğim bir tutkuya dönüştü. Yazarken anda kalmadığıma, zaman ve yer mefhumlarını kaybettiğime şahit oldum. Kendimle baş başa geçirdiğim o uzun ve eğlenceli saat diliminde farklı yönlerimi de keşfettim. Düşüncelerimin arasında son sürat giderken, hayal dünyamın beni nerelere taşıdığını gördüm. Yazmadan bilemezmişim aslında kendime ne kadar yabancı olduğumu.
Hem iç sesime, düşlerime kulak verip hem de aynı bir yap boz gibi onlarla oynamak benim için çok keyifli bir süreç oldu. Jean Paul Sartre’nin çok sevdiğim bir sözüyle bitirmek istiyorum. “Bir insan her zaman bir hikaye anlatıcısıdır. Kendi hikayeleriyle ve başkalarının hikayeleri ile çevrili yaşar, başına gelen her şeyi onlar aracılığı ile görür ve hayatını anlatıyormuş gibi yaşamaya çalışır.”

Ece Aytulun şu an da neler yapıyor?

Doğan Holding, GCMA ajansında oyuncu koordinatörlüğü yapıyorum.

Hayatta gerçekleştirmeyi istediğiniz en büyük şey nedir?

Yazdığım hikayelerin ekrana taşınması şu an için en büyük hayalim. Yazdığım karakterleri beyazperde de izlemek çok isterim.

Elinizde sihirli bir değnek olsaydı, dünyada neyi değiştirmek isterdiniz?

İki sene önce bu soruyla karşılaşsaydım cevabım çok farklı oldu ama hepimizin bildiği gibi şu an dünyayı saran, hayatlarımızı değiştiren bir virüsle mücadele ediyoruz. İnsanın sağlığından daha değerli hiçbir şey olamaz. Sihirli değneğimi tekrar eski sağlıklı ve maskesiz günlerimize dönmek için kullanırdım.

Günümüzün gençliğine üç tavsiye verecek olsanız bunlar ne olurdu?

Hayatları boyunca hayal kurmaktan, düşlemekten asla vazgeçmesinler. Hayal kurmanın yaşı, yeri ve zamanı yok. Kurdukları hayalleri gerçekleştirmek için her gün özveriyle çalışsınlar. Oturduğun yerden hayal kurmakla maalesef başarı elde edilmiyor. Hedeflerine ulaşmak için cesaretli olsunlar ve her zaman sabretmeyi bilsinler. Hedeflerine giden yolda birçok zorluk onları bekliyor olacak. Her zaman mücadele etmeyi seçsinler. Ben merkezcilikten çıkıp, yaşamın yanında olsunlar. Hayata katkıları olsun. İşte o zaman kendilerini değerli ve güçlü hissedecekler. İlk çıkan fırtınada yollarını kaybedip, savrulmak yerine ayaklarının üzerinde dimdik duran bireyler olacaklar. Ezber kalıpların peşinden gitmesinler. Bol bol okusunlar, her şeyi merak etsinler. Sorgulayan, araştıran bireyler olsunlar. Zamanın değerli ve boşa harcanmayacak kadar kıymetli olduğunu unutmasınlar. Gülmekten, sevdikleri şeylerin peşinden tutkuyla koşmaktan hiç vazgeçmesinler.

Sosyal medya ile aranız nasıl? Sizi takip etmek isteyen okuyucularımız sizi nasıl takip edebilir?

Sosyal medyayı yakından takip ediyorum. Instagram’ı aktif bir şekilde kullanıyorum. @eceaytulun hesabından beni takip edebilirler.

Son olarak bihaberolma okuyucularına söylemek istedikleriniz?

Sayfanızı ilgiyle takip ediyorum. Güncel ve faydalı içerikleri biz okuyucularınızla buluşturmaya devam etmenizi diliyorum. Bu keyifli röportaj için size ve ekibinize çok teşekkür ederim.

Keyifli röportajınız için çok teşekkür ederiz. Bihaberolma ekibi olarak yayın hayatınızda başarılarınızın devamını dileriz…

- Reklam -

Cevap ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz